Laboratuvardayım elektronik fakültesinde. O günden sonra atılan mesajları sildim. Bitti. Şimdi ondan gelen tek bir mesaj bile yok telefonumda. "Ben daha çok seveceğim"ler, "toulen ile kalsit"ler, "bırakmam"lar hepsi hepsi dinlemekte olduğum şarkıdaki gibi (bkz: Glen Hansard & Markéta Irglov-lies ) yalan olduğundan hepsi gitti.
3 Ocak 2012 Salı
O gün günlerden perşembeydi. Yağmurlu sonbahar ve bol trafikli iş çıkışı. Ben nereden bindim, o nereden bindi hatırlamıyorum. Aklımda beliren ilk anı Ikarus otobüslerin yan seyahat edilen kısımlarından şoförün arkasında kalana 4 Levent'te yan yana oturacak yer bulduğumuz. Bana yeni getirdiği mp3 çalardan birlikte "the beloved's cry" dinlememiz. Tek kulaklık bende, teki onda. Onun "o"sunu düşündüğünü sanarken ben hiçbir şey düşünmemekteydim "ne güzel şarkı yapmışlar"ın haricinde. Osmanlı Bankası Müzesi'nde bir etkinliğe giderken ben, o Alkım'ın önündeki durakta inmişti. O kadar umutsuz ve isteksizdim ki bir sevgi için, arkasından bile bakmamıştım, hiçbir şey düşünmemiştim.
Kaydol:
Yorumlar (Atom)